Daha Paylaşımcı

Keşfedin, ilham alın ve yeşil dönüşüm yolculuğunuzda GreeniX Blog’unu takip edin

AB'nin Sürdürülebilir Geleceği Şekillendiren Yeni Direktifleri: CSRD ve CS3D'nin Kritik Rolü

5 dk Okuma Süresi / 21.03.2024 / Genel
Hemen bizimle iletişime geçin ve geleceğe bugünden yatırım yapın!
Greenix
Ezgi B.
Ezgi B. Çilesiz
Sürdürülebilirlik Uzmanı

ezgi.cilesiz@greenix.com.tr


Bu iki direktif, AB'nin ekonomisini daha sürdürülebilir bir yapıya kavuşturma çabasının kritik bileşenleridir ve birlikte çalışarak şirketlerin sosyal, çevresel ve yönetişim (ESG) sorumluluklarını artırmayı amaçlamaktadır.

15 Mart 2024'te, AB üye devletleri, uyumsuz firmalara karşı sendikaların dava açma hakkını kaldıran ve gelir uygunluk eşiğini artıran CS3D'nin (Kurumsal Sürdürülebilirlik Nedeniyle Yükümlülük Direktifi) hafifçe modifiye edilmiş bir versiyonunu onayladı. Bu, AB Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi (CSRD) ile beraber hareket eden ve isim ve niyet benzerliği taşıyan ancak farklı bir bölgesel sürdürülebilirlik raporlama ve açıklama gereksinimleri setini temsil eden bir yasa olup, sürdürülebilirlik konusunda AB'nin genişleyen yasal çerçevesinin bir parçasıdır.

CSRD: Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlaması

Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi (CSRD), şirketlerin sürdürülebilirlik raporlama sistemini geliştiren ve iyileştiren bir direktiftir. 2021'de tanıtılan CSRD, şirketlerin sosyal ve çevresel etkilerini, Avrupa Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları (ESRS) kapsamında, detaylı ve standart bir format kullanarak açıklamalarını gerektirir. Bu yaklaşım, yatırımcıların ve diğer paydaşların şirketlerin ESG performansını daha güvenilir bir şekilde değerlendirmelerine olanak tanıyacak ve şirketlerin raporlama maliyetlerini azaltmayı hedefleyerek daha şeffaf ve karşılaştırılabilir bir bilgi sunmayı amaçlamaktadır.

CS3D: Kurumsal Sürdürülebilirlik Özen Yükümlülüğü

AB'nin Kurumsal Sürdürülebilirlik Nedeniyle Yükümlülük Direktifi (CSDDD veya CS3D), şirketlerin insan hakları ve çevresel etkileri konusunda çok daha şeffaf olmalarını gerektiriyor. CSDDD, şirketlerin tedarik zincirleri ve kaynak operasyonlarından kaynaklanan sürdürülebilirlikle ilgili riskleri belirlemelerine ve hafifletmelerine yardımcı olmak için tasarlanmış bir yönetmeliktir.

AB'nin Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi (CSRD) ile birlikte çalışan ve AB'nin ekonomisini daha sürdürülebilir hale getirmeyi amaçlayan AB Yeşil Mutabakatı'nın bir bileşeni olan CSDDD, 2024'te AB yasası haline gelmiş olup 2026'ya kadar Üye Devletler tarafından ulusal hukuka aktarılmıştır. Bu noktadan itibaren, CSDDD bir grup AB şirketine uygulanacak ve 2029'da bir dizi AB dışı işletmeyi kapsayacak şekilde genişletilmiştir.

Bu yeni düzenleme, AB içindeki ve dışındaki, 1000'den fazla çalışanı ve yıllık 450 milyon eurodan fazla cirosu olan şirketleri kapsıyor. Ayrıca, bayilikler de bu düzenlemeye tabi tutulacak; yıllık cirosu 80 milyon eurodan fazla olan ve bunun en az 22.5 milyon eurosu telif haklarından elde edilen bayilikler, özen yükümlülüğü kurallarına uymak zorunda kalacak.

Özen Yükümlülüğü Gereklilikleri

Yeni CS3D kuralları, şirketlerin insan hakları ve çevre üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmalarını gerektiriyor. Bu, kölelik, çocuk işçiliği, işçi sömürüsü, biyolojik çeşitlilik kaybı, kirlilik ve doğal mirasın yok edilmesi gibi olumsuz etkileri içeriyor. Şirketler, bu olumsuz etkileri tasarım, üretim, taşıma ve tedarik gibi yukarı akış ortakları üzerinde önlemek, sona erdirmek veya hafifletmekle kalmayıp, dağıtım, taşıma ve depolama gibi aşağı akış ortakları üzerindeki etkileri de azaltmakla yükümlüdür.

Sorumluluk ve Cezalar

Uyumsuz şirketler, mağdurlara tam tazminat ödemekle yükümlü tutulacaklardır. Ayrıca, eylemleri tarafından etkilenenlerle iletişim kurmak ve şikayet mekanizmaları benimsemek zorundadırlar.

Üye devletler, uyumsuz şirketleri izlemek, araştırmak ve net dünya çapındaki cirolarının %5'ine kadar varan para cezaları ile cezalandırmak için bir denetim otoritesi atayacaklardır. Üye devletlerde faaliyet gösteren yabancı şirketler, uygunluk denetimi uyumları hakkında denetim otoriteleriyle iletişim kurmak üzere yetkili bir temsilci belirlemek zorundadır.

Bu yeni düzenlemeler, şirketlerin sürdürülebilirlik alanında daha fazla sorumluluk almasını ve küresel ısınmanın sınırlarını korumaya yönelik somut adımlar atmasını sağlayacak. AB ve dünya genelindeki şirketler için bir dönüm noktası olan bu kurallar, sürdürülebilir bir geleceğe doğru atılan adımların somut bir yansımasıdır.

CSDDD ve CSRD: Birlikte Daha Güçlü

CSDDD ve CSRD, AB'nin Yeşil Mutabakatı'nın temel taşları olarak, şirketlerin sürdürülebilirlik pratiklerini geliştirmeleri için güçlü bir çerçeve sunmaktadır. CSRD, şirketlerin sürdürülebilirlik çabalarını ve etkilerini nasıl raporladıklarına odaklanırken, CSDDD, bu raporların arkasındaki gerçek eylemleri güçlendirmektedir. Bu direktifler, şirketlerin hem kendi operasyonları içinde hem de tedarik zincirlerinde insan haklarına ve çevreye olan etkilerini dikkatlice değerlendirmelerini ve bu etkileri azaltma yönünde adımlar atmalarını gerektirir.

AB'nin sürdürülebilirlik vizyonu, şirketlerin sadece finansal performanslarını değil, aynı zamanda toplumsal ve çevresel sorumluluklarını da göz önünde bulundurmasını gerektiriyor. CSDDD ve CSRD'nin birlikte uygulanması, şirketlerin sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmaları için gereken şeffaflığı ve hesap verebilirliği sağlayarak bu vizyonun gerçekleşmesinde kritik bir rol oynamaktadır.

csrd ve cs3d

AB'nin CSDDD ve CSRD ile attığı adımlar, şirketler için hem bir meydan okuma hem de bir fırsat sunmaktadır. Bu direktifler, sürdürülebilirlik çabalarını raporlama ve gerçek eyleme dönüştürme konusunda şirketlere yol gösterirken, aynı zamanda daha yeşil ve daha adil bir ekonomiye doğru ilerlemek için bir temel oluşturuyor. AB'nin sürdürülebilirlik yolculuğunda CSDDD ve CSRD, şirketlerin sorumluluklarını yerine getirmelerine ve sürdürülebilir bir gelecek için pozitif bir etki yaratmalarına yardımcı olacak önemli araçlardır.