Greenixten Haberler

Keşfedin, ilham alın ve yeşil dönüşüm yolculuğunuzda GreeniX Blogu takip edin

AB'nin Sürdürülebilir Geleceği Şekillendiren Yeni Direktifleri: CSRD ve CS3D'nin Kritik Rolü

5 dk Okuma Süresi / 21.03.2024 / Genel
Keşfedin, ilham alın ve yeşil dönüşüm yolculuğunuzda GreeniX Blogu takip edin
Greenix

Avrupa Birliği (AB), ekonomisini daha sürdürülebilir hale getirmek ve şirketlerin çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) sorumluluklarını artırmak amacıyla güçlü adımlar atıyor. Bu çerçevede iki önemli düzenleme öne çıkıyor: Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi (CSRD) ve Kurumsal Sürdürülebilirlik Durum Tespiti Direktifi (CSDDD ya da CS3D). Birlikte ele alındığında bu iki direktif, şirketlerin hem sürdürülebilirlik raporlamasını geliştirmelerini hem de tedarik zincirlerinde sorumluluk almalarını zorunlu kılıyor.

CSRD ve CS3D: Temel Farklar Nelerdir?

Her iki düzenleme AB Yeşil Mutabakatı’nın temel taşları olsa da odak noktaları farklıdır:

  • CSRD (Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi): Şirketlerin çevresel ve sosyal etkilerini standart bir formatta raporlamasını zorunlu kılar.

  • CS3D (Kurumsal Sürdürülebilirlik Durum Tespiti Direktifi): Şirketlerin yalnızca raporlama yapmasını değil, aynı zamanda operasyonları ve tedarik zincirleri boyunca insan hakları ve çevresel etkiler konusunda somut eylemler almasını şart koşar.

Kısacası, CSRD “ne raporlandığına” odaklanırken, CS3D “hangi eylemlerin yapıldığına” odaklanır.

CSRD Nedir? – Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi

2021’de tanıtılan CSRD, şirketlerin sürdürülebilirlik raporlamasını daha şeffaf ve standart hale getirmeyi amaçlıyor. Avrupa Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları (ESRS) kapsamında:

  • Çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) performanslarının detaylı açıklanması gerekiyor.

  • Raporların karşılaştırılabilir, güvenilir ve yatırımcı dostu olması hedefleniyor.

  • Şirketlerin raporlama maliyetlerini azaltarak süreçleri kolaylaştırması bekleniyor.

Bu sayede yatırımcılar ve paydaşlar, şirketlerin sürdürülebilirlik performansını daha sağlıklı değerlendirebilecek.

CS3D Nedir? – Kurumsal Sürdürülebilirlik Durum Tespiti Direktifi

CS3D (CSDDD), 2024’te yasalaşarak 2026’dan itibaren üye devletlerce ulusal mevzuata aktarılacak. Bu direktifin kapsamı oldukça geniştir:

  • Kapsam: 1000’den fazla çalışanı ve 450 milyon € üzerinde cirosu olan AB şirketleri ile AB dışında faaliyet gösterip bu eşiği aşan şirketleri kapsar. Ayrıca, yıllık cirosu 80 milyon €’yu aşan ve bunun 22,5 milyon €’su telif haklarından gelen bayilikler de yükümlülük altındadır.

  • Amaç: İnsan hakları ihlalleri, çocuk işçiliği, kölelik, işçi sömürüsü, çevre kirliliği, biyoçeşitlilik kaybı ve doğal mirasın yok edilmesi gibi olumsuz etkilerin tespit edilmesi, önlenmesi veya azaltılması.

  • Yükümlülükler: Şirketler hem tedarik zincirlerinin yukarı akışında (tasarım, üretim, hammadde temini) hem de aşağı akışında (taşıma, dağıtım, depolama) sorumluluk taşır.

Uyumsuzluk halinde şirketler mağdurlara tazminat ödemek, şikayet mekanizmaları kurmak ve net küresel cirolarının %5’ine kadar para cezası ile karşılaşmak durumunda kalacaktır.

Şirketler İçin Yeni Yükümlülükler ve Raporlama Gereklilikleri

CSRD ve CS3D birlikte değerlendirildiğinde, şirketlere yeni bir sürdürülebilirlik çerçevesi sunar:

  • Şeffaf Raporlama: ESG verilerinin detaylı ve standart formatta raporlanması.

  • Durum Tespiti: İnsan hakları ve çevre üzerindeki olumsuz etkilerin izlenmesi ve azaltılması.

  • Şikayet Mekanizmaları: Paydaşların sorunlarını iletebilecekleri yapılar oluşturulması.

  • Sorumluluk ve Yaptırımlar: Uyumsuz firmalara tazminat yükümlülüğü ve yüksek para cezaları.

Bu çerçeve, sadece kârlılığa değil, şirketlerin çevresel ve sosyal sorumluluklarına da odaklanmayı zorunlu kılıyor.

Türk Şirketleri İçin CSRD ve CS3D’nin Önemi

AB, Türkiye’nin en büyük ticaret ortaklarından biri olduğu için bu düzenlemeler Türk şirketleri açısından kritik öneme sahiptir. Özellikle AB’ye ihracat yapan veya AB merkezli tedarik zincirlerine dahil olan şirketler için:

  • Uyum zorunluluğu: Türk şirketleri, AB’de iş yapmaya devam edebilmek için bu standartlara uyum sağlamak zorundadır.

  • Rekabet avantajı: Sürdürülebilirlik raporlamasında şeffaf olan şirketler, yatırımcı güveni kazanır ve AB pazarında güçlü konum elde eder.

  • Yeşil finansman fırsatları: CSRD ve CS3D uyumlu şirketler, AB fonları ve sürdürülebilir finans kaynaklarına erişimde avantaj sağlar.

Dolayısıyla Türk şirketlerinin bu süreçte şimdiden hazırlık yapması, sadece uyum sağlamak için değil, aynı zamanda rekabet avantajı kazanmak için de kritik olacaktır.CSRD ve CS3D, AB’nin sürdürülebilirlik vizyonunun somut bir yansımasıdır. CSRD, şirketlerin sürdürülebilirlik çabalarını şeffaf şekilde raporlamasını sağlarken, CS3D bu raporların arkasında gerçek eylemler olmasını zorunlu kılar. Birlikte uygulandıklarında, şirketlerin hem kendi operasyonları hem de tedarik zincirlerinde çevreye ve insan haklarına duyarlı bir yönetim benimsemelerini sağlarlar.

Bu iki direktif, sadece AB içindeki değil, AB ile iş yapan Türk şirketleri için de bir meydan okuma olduğu kadar önemli bir fırsattır. Uyum sürecini başarıyla yöneten şirketler, hem küresel pazarda rekabet gücünü artıracak hem de sürdürülebilir bir geleceğe katkı sağlayacaktır.Bu süreçte profesyonel sürdürülebilirlik danışmanlığı desteği almak, Türk şirketlerinin CSRD ve CS3D uyumunu hızlandırarak rekabet avantajı sağlamalarına yardımcı olacaktır.

Uzmanımızla görüşün

Sürdürülebilirlik çözümleri uzmanlığımız ve projelerimiz hakkında daha fazla bilgi edinmek için lütfen bizimle iletişime geçin.